Son dakika haberi bulunmamaktadır.   Senoz Esnaf  
Senoz Deresi
Anasayfa | Haber Ara | Foto Galeri | Videolar | Animasyonlar | Anketler | Sitene Ekle | Mesaj Gönder | Sohbet | MircScriptİndir

HABER ARA


Gelişmiş Ara

EN ÇOK OKUNANLAR

Keleş Dayı'yı ebediyete uğurladık

Buzlupınar'dan (Senoz Vadisi/Soğuksu) Keleş Dayı (Yahya Koyuncu) vefat etmiş. Mekanı Cennet olsun. Daha önce kendisiyle güzel bir sohbet gerçekleştirmiştik. Merak edenler okuyabilir

Kategori  Kategori : Haberler
Yorumlar  Yorum Sayısı : 3
Okunma  Okunma : 2001
Tarih  Tarih : 29 Ağustos 2014, 23:19

12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

Keleş Dayı, Çayeli'nin Buzlupınar'da köyü merkezindeki ahşap evinde tek başına yaşayan bir gün görmüş amcamız, dedemiz. Mayıs ayı başındaki (2009) bir haftalık Senoz ziyaretimiz esnasında dükkânının önünden geçerken ziyaret edelim dedik. Sıtkı Balcı ile; altı dükkân, üstü de ev olarak kullanılan mekânın kapısına gittik. Kapıyı çaldık ve "Keleş Dayı, misafirlerin var" diye seslendik. O da bin bir zahmetle aşağıya indi ve dükkânının kapısını açtı. İçeri girdik ve sohbete başladık.
Keleş Dayının konuşması çok iyi anlaşılmıyor. Ne de olsa çok yaşlı. Görmeyenlerin inanması mümkün değil, ama Keleş Dayımız yaz ve kış aylarında tek başına bu mekânda yaşıyor. Penceresinin önünde kurulan bir düzenekle sobasında yakacağı odunları makara ile yukarıya çekiyor ve halinden de hiç şikâyetçi değil. Buyurun, Keleş Dayı ile yaptığımız sohbetin kısa bir özetini sunuyoruz:

*Selamün aleyküm Keleş Dayı. Kaç yaşındasınız?
Ben mi? 90'ı aştık, ama yaşımı tam bilmem... Babik'ten bir hakim vardi, Baha Beydi adı. Askere gitme vakti gelince ben yaşımı öğrendim. Hakimin karşısına çıktık, "Kaç yaşındasın?" dedi. Ben de 18 yaşındayım dedim. Bana bir bağırdı... Onun adeti, herkese bağırmakmış meğer. Ben de "Anam babam öyle der, ben ne bilirim" dedim ve mahkeme kararıyla yaşım tesbit edildi... 18 yaşında nüfusa kaydettiler...

*Peki, askerliğini nerede yaptın?
Bitlis'te yaptım askerliğimi.

*Burada Beşir dayı vardı, kahve işleten... Onunla ilgili bir hatıran var her halde. (Bu soru Sıtkı Balcı'dan geldi.)
Evet, bir gün babam ile Beşir dayı oturmuş dertleşiyorlar. Babam diyor ki, "Beşir dayı, sen gün görmüş bir adamsın. Bize bir yol göster de, namaz kılmayalım. Bir yolu yok mu bunun?" diye soruyorlar. Tabii Beşir dayı namaz kılmıyor. "Madem sen kılmıyorsun, biz de kılmayalım" diye soruyorlar. Bu soru üzerine Beşir dayı öyle bir ağlamış, öyle bir ağlamış ki sormayın.
Tabii Beşir dayı uzun yıllar Rusyalarda çalışmış, oralarda namaz kılma imkanı bulamamış. Buraya gelince de bir türlü başlayamamış. Ama içinde acı kalmış bu.
Benim amcamın kızı onun hanımıydı. İyi tanışırdık. Babam derki ki, "Bu soruyu sorduğum için o kadar pişman olduk ki..." Her halde Beşir dayı daha sonra namaz kılmaya da başlamış. Allah rahmet eylesin.

*Eskiden bizim köylerden (Kaptanpaşa'nın yukarısındaki köyler: Başköy, Çataltere, Uzundere, Ormancık ve diğerleri) katırlarla gelip Çayeli'ne alış verişe giderken gelip buralarda konaklarlardı, değil mi?

Tabii, her akşam 10 ya da 20 katır burada geceler, yüklerini boşaltır ve sabah yola devam ederlerdi. Beşir dayının kahvesi onların konak yeriydi. Bir büyük bardak çay herkesi mutlu ederdi.
(Keleş Dayı bu esnada bizim ne iş yaptığımızı ve bu mevsimde burada/köyde ne aradığımızı soruyor. Tabii haklı, kılık kıyafetimize bakıyor ki bunlar 'şehirli' ama köyde ne gezerler diye marak ediyor her halde. Biz de kısaca kendimizi tanıttık ve ne iş yaptığımızı anlattık.)
Bizim bir hoca vardı. Ama fotoğraf çektirmeyi hoş karşılamazdı. Ahirette, 'madem fotoğraf çektun, şimdi buğa con ver diyecekler' derdi. (Bunu hatırlatarak, kendisininfotoğraf çektirmek istemediğini anlatmak istedi. Ben de kendisine, "Yusuf Hoca'nın bile [Dehri Yusuf ya da asıl adıyla, Yusuf Okumuş] fotoğrafını çektim, müsaade etti" dedim. Keleş Dayı da "O zaman tamam, çek" dedi. "Ama ben yine de doğrisini deyeceğum, hocayı görünce ona da derum" demeyi de ihmal etmedi.)

*Sen Mardal Hafız'ı tanıdın mı? O da, İmam Dede de benim dedem idi... (Bu soru da Sıtkı Balcı'dan)

Ooo, tonimom olur mi? Mardal Hafız, çok birinci bir hafızdı.

*Peki, Ormanıcık Köyünden, yani Cutinç'ten Çakıroğlu Molla Nuri'yi de tanıdın mı?
Tanıdım tabi. Ama şimdi çoğuni unuttum bile...

*Keleş Dayı, üşüdünse seni daha rahatsız etmeyelim?
Yok, yok ne uşumağı... Şimdi odunumi çektum, sobami da yakacağum... Bizum buraden bir delikonli var, Kominozli... O İstanbul'da asansör işiyle uğraşırmış. Bana söz verdi, bir asansör yapacak. (Bu arada bu sözü veren hemşehrimizin bu sözünü bir an önce yerine getirmesini bekliyoruz.)

*Bir iki hatıra anlat da millete duyuralım.
Hurem Dedeyi tanıdın mı? Bizim akrabamızdı. İstanbul'a gitmiş. Gençler yanına gelmiş ve hoşgeldun demişler. O da "Bunlar kapkaççı, çarpıcı mıdır" diye korkmuş ve "Bende para yok, bir canım var o da işinize yaramaz" demiş. Yaylada bir ev yapmıştık. Honduzi'ne de su getirmeye niyetlenmiştik. Bunu Hurem Dayıya söyledim ve "İnşallah yaparsın" dedi. Ama maalesef bunu yapamadık, hâlâ Honduzi'nde su yok...

*Buzlupınar bir zamanlar merkezdi. Hepten sondi gitti. Ne dersin bu işe Keleş Dayı?
Eee, sondi gitti. Herkes kapattı dükkânları. Bir ben kaldım...

*Yaz kış burada kı kalıyorsun?
He, burada kalırım.

*Peki kışın çok soğuk olmuyor mu?
Sobam var. Sobam iyidur. Yalağuz sobamı yakarum. Kızım var, uğrar. Çorbamı yapar. Ben buradan ayrılmak istemem.

*Keleş Dayı, hanımın sağ mı?
Yok, vefat etmiş çoktan. Zaten aromuz yoğidi, bozuğidi... (Bu soruyla baltayı taşa vurduk galiba...)

*Asıl adın Yahya, ama sana Keleş Dayı diyorlar. Niçin?
Beykonom varidi. Babamın annesi. Beni büyütürken, toparlak bi uşak olduğum için "Keleşum, keleşum" der dururdi. Her halde ondak kaldı bu isim bağa. Gençken, Madenköy'ün öküzleri buradan geçip yaylaya gidince, "Keleş'i bunlara verdim. Benin ismim artık Yahya'dır dedim. Ama dinleyen olmadı her halde... (Burada gülüşmeler...)

*Gençlere ne tavsiye edersin?
Hiç kimseye karışmamışım. Hacılara, hocalara karışmışım; öyle gideyurom. Gençlere bir şey demek para etmez. Bu memleket hiç böyle serbest olmamıştı. Kimin ne ettiği belli değil. İyi gençler de var tabi.

*Yaylaya gitmedim mi? Tulum, horon oynamadın mı?
Yaylaya gittim. Az bişe horon oynamışım. Gundeğun'e bi sut teknesi götürüyordum. Geldum Şemkoğut'e. Şemkoğut'dekiler aşağı gideyi, göç var. Baktum kuçuk bi çocuk var. Bana doğru "Dayı, gel da! Dayı, gel da!" diye seslendi. Dedi dedi, ben eğlenmedim tabi. Başka bi şey olur diye. Ben beklemeyince bu defa o çocuk beni iyi bir kalayladı, sövdü tabii.
Gel zaman git zaman bu çocuk geldi buraya. Sen nerelisin diye sordum. Ahmet Ustanun Muhammed vardı ya o bizim torunumuzdi. Şimdi büyük delikanlı. Dedim ki torunum sen beni çocukken sövmüştün. O da güldü tabi.

*Çocukluktan aklında kalan hatıraların var mı?
Biberoz mahallesinin camisine giderdik çocukken, ama jandarmayı kollayan da vardı. Çok jandarma baskını olurdu. Kalafat Hocanın evine gittiler. Raşotluydu o. Ben gittim onu görmeye. Jandarmalar onun evini basmaya, kendisini de götürmeye gitmişler o zomanler. Ki, o anda zelzele olmuş, jandarmalar korkmuş, onu götürememiş. O zamanın hocaları sağlamdı. O çok talebe yetiştirmiş.

*Hayatı Yazıcı'yı (şimdi Devlet Bakanı) tanırsın değil mi? Geldiği zaman sana uğrar mı?
Tanimom olur mi? Birkaç geldiği zaman uğramadı. Ben de dedum ki, "Niye uğramadı acaba?" Bu söz her halde kulağına gitti, sonra geldiğinde uğradı, öpüştük... Eyi çocuktur.

*Bu dükkânda bir iş yapıyor musun?
Şimdi yok. Eskiden pontolon falan da dikerdim. Şimdi millet çekildi zaten, kimse kalmadı. Kime ne yapacaksın?

*Keleş Dayı, seni yorduk. Çok teşekkür ederiz. Haknını helal et.
Helal olsun. Herkese de selom olsun... [Görüşmeyi yapanlar: Sıtkı Balcı, Faruk Çakır]


*
senozderesi.com haber merkezi

Yazdırılabilir Sayfa Yazdırılabilir Sayfa | Word'e Aktar Word'e Aktar | Tavsiye Et Tavsiye Et | Yorum Yaz Yorum Yaz

Bu habere toplam 3 yorum yazılmıştır.

MUHAMMET OKUMUŞ [ 08 Eylül 2014, 17:39 ]
keleş amca çok muttaki bir insandı..baba dostuydu...mekanı cennet olsun...
MUHAMMET OKUMUŞ [ 08 Eylül 2014, 17:39 ]
keleş amca çok muttaki bir insandı..baba dostuydu...mekanı cennet olsun...
Ziya AKÇAL [ 31 Ağustos 2014, 16:21 ]
Allah'tan (c.c.) gani gani rahmet eylesin Keleş Dayıma; geride bıraktıklarına da sabır ve metanetler...

Yorumların tamamını okumak için tıklayın.

Haberler

En Çok Okunan Haberler

Umut yarını değiştirme çabasıdır!07 Temmuz 2019
RadyoSenoz
 
İSTEK GÖNDER

FOTOĞRAF GALERİLERİ

Yayınlanan yazıları kaynak göstererek yayınlamak serbesttir. © Copyright 2004-2009
Yazar Girisi | Altyap: MyDesign Haber