SENOZ'UN SESİ

• Anasayfa
• Biz kimiz?
• Haberler
• Röportajlar
• Senoz Turnuva
• Köylerimiz
• Çayeli
• Rize
• Sohbet Odası
• Gurbetçiler
• Rize Siteleri
• Senoz Rehber

HABER ARA

Sanırım Lise yıllarıydı ve on beş gün tatili fırsat bilip köye çıkmıştım…

Bizim Başköy de kış günleri ve geceleri  o kadar güzel geçerdi ki,insan tarifsiz bir mutluluk hissederdi…

Bir sabah kalktığımızda gördüğümüz manzara o kadar mükemmeldi ki, inanın şu satırları yazarken bile, hayalide olsa yeniden o günleri yaşıyor gibiyim desem abartmış olmam!…

Kapıya kadar dayanan karın kalınlığı nerdeyse iki metreyi bulmuştu. Önce diğer komşularla irtibatı sağlamak için topluca “iz vurduk”…Sonrada köyün tüm gençleri haberleşerek o gün yapmamız gereken iş için kollarımızı sıvadık…

O gün tv de Türk Milli takımının maçı vardı bunu biliyorduk ama bir sorunumuz vardı; çünkü ,köyümüze hala elektrik gelmemişti o dönem!

Neyse biz köyün delikanlıları bir şeyler edip maçı mutlaka izlemek istiyorduk…

Bu amaçla “Peçon Mehmet Amcanın” evinde buluştuk…Kimler yoktu ki:Rahmetli Şeyhoğlu Mustafa Abi,Rahmetli Kahraman Hüseyin abi ve Harabet Temel Abimin ismini özellikle yazmak istedim…O gün orda olup da bugün aramızda olmayan o kadar çok insanımız var ki!

Gençlerle genç,ihtiyarlarla ihtiyar olan sevgili Peçon Mehmet Amcamızın köy odasında karargah kurduk…

İlk planımız,odun motorundan elektrik üretmekti!

Önce kablolar bağlandı,sonra iki metre kar kürenerek toprakla temas kurularak “topraklama” işlemi halledildi…Mehmet Amcamın Almanya’dan getirdiği 32 ekran siyah beyaz  tv’na ,odun motorunu defalarca çalıştırmamıza rağmen bir türlü elektirik vermemiz mümkün olmadı!

Bu yöntemle elektrik üretebileceğimiz fikrini kimin verdiğini bugün hatırlamıyorum ama o gün hepimiz elektrik ustası kesilmiş,her kafadan bir ses çıkarak çok fazla zaman harcamıştık….

Biz o kadar kendimizi konsantre etmiştik ki mutlaka bu maçı izleyecektik…Yollar kapalı olduğu için Çayeli’ne gidemezdik,eğer seyredeceksek yine köyde olacaktı bu iş!...

Ama nasıl bir türlü aklımıza bir yöntem gelmiyordu!...

Nasıl olduysa oldu,içimizden birisi şöyle bir fikir attı ortaya…

Dedi ki fikri ortaya atan kişimiz;Caminin aküsü ne güne duruyor,onu getirip takalım ve maçı izleyelim!

Tabii bu fikir ortaya atıldıktan sonra her kafadan bir ses çıkmaya başladı…

Caminin aküsünü almak günah diyenimizden(!) tutun da,köylülerin geri kalanına bu durumu nasıl izah edeceğize kadar bir çok görüşü tartıştık durduk!...

En sonunda karar verildi…

Caminin aküsünü çıkartıp getirecek ve milli maçı isleyecektik!

Birkaç arkadaş köy içinden karda iz vura vura daha yukarda bulunan köyün camisine gittik.

Aküyü yerinden çıkardık ve Mehmet Amcalara indik.

Akü takıldı ve tv’ye elektrik almayı başardık!

Bu sefer ki sorun daha karmaşıktı.Çok uzaklarda olan vericiden bu karda kıyamette sinyal almak çok zordur!

Anteni,Mehmet Amcaların odasının hemen önünde bulunan dut ağacının en tepe noktasına  çıkararak bu sorunu da hallettik…

O akşam Peçonun evinde bulunan  tüm köyün delikanlılarının yüzü gülüyordu…

Özellikle caminin aküsüyle seyredilen futbol maçı bizim için bir ilkti… Daha sonra ki yıllarda ve bugün bile bu hatırayı sürekli anlatıp tebessüm ettiğimizi söyleyebilirim…

Geçen hafta İstanbul’daydım…

Bizim Başköy derneğinin toplantısına katıldım…

Fazla kalabalık olmasa da,hatırı sayılır bir topluluk vardı.Ne yalan söyleyeyim,yıllar önce Başköy’de ki bizim maç izlemek için gösterdiğimiz heyecanın binde biri bile yoktu orada! Demek ki, köylerimizi boşalttıktan sonra, ne biz nede bizden sonra yetişen gençlere birlikte olma-iş yapabilme heyecanını aşılayabilmiş değiliz!

Değerli “Kahraman Osman Abim” o toplantıda çok içeriği çok güzel olan bir konuşma yaptı…Sevgiye,saygıya atıf yaparak, Başköylülerin bu duygudan asla vaz geçmemelerini ifade etti…Şaban Abim köyün muhtarı olarak ne yapabiliriz nasıl projeler yapıp ortak paydada buluşabiliriz diye güzel bir konuşma yaptı…Derneğimizin Başkanı,sevgili İsmail Ambar kardeşim birlikte olursak her işin üstesinden gelmemiz daha da kolaylaşır diyerek her kesin elini taşın altına koyması gerektiğini ifade etti…

Ben bu vesile ile;tüm Senoz  Derneklerinin , İstanbul da birlikte hareket ederek “Senoz Vadisinde” bulunan köylerini unutmamalarını ve köylerine yapılacak yatırımlarda öncü rol üstenmelerini temenni ediyorum…

Görüşmek üzere,Allah’a emanet olunuz….

Bu habere toplam 5 yorum yazılmıştır.

Yorumların tamamını okumak için tıklayın.